‘İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış kadına şiddetin artmasında etkili mi?’
Bu sorunun yanıtını kadınlardan duyuyor, bazen ürperdiğimiz de oluyor.
Türkiye’de son aylarda yaşanan kadın ve çocuk ölümleri ‘şiddet dalgasının neden arttığı’ sorusunu gündeme getirdi.
İktidar sorunun çözümü için ‘ailenin güçlendirilmesini’ adres gösterirken, uzmanlar, ‘kamusal alanın sorumluluğuyla yüzleşmesi gerektiğini’ dile getiriyor.
HUKUKEN YOK
Son günlerde yine gündeme geldi!
‘Hükümet medya ve sosyal medya alanında yeni düzenleme hazırlığında mı?’
İnternet ortamındaki içeriklere yargılama olmadan erişim engeli getirilmesini sağlayan düzenleme bugün itibarıyla artık ‘hukuken yok!’. Gözler AKP hükümetinin hazırlayacağı yeni yasal düzenlemeye çevrilirken, son günlerdeki şiddet vakaları gerekçesiyle düzenleme yapılması gündemde.
NASIL SENDİKACI?
Açık ve net söylüyorum.
Şu ‘sarı sendika’ belasını resmi makamlardan, kuruluşlardan, belediyelerden uzaklaştıralım!
Kendilerini ‘bir şey’ sandıkları ortada.
Bir hastanemizden söz ederken, sözde sendikacıların kahve sohbetlerinden, sıkıntıları görmediklerini, görmek istemediklerini, ‘haklı –haksız’ bakmadan yanlı davrandıklarını anlatmış ve okuyucularımdan bu konuda gelen ‘destek’ mesajlarını da paylaşmıştım.
İzmir’in Çiğli ilçesindeki, balyozla masa kırma eylemini gerçekleştiren kim?
Kendini ‘yetkili’ sanan bir ‘sendikanın işyeri temsilcisi’
Nerede ve hangi kurumda olursa olsun, ‘İşyeri temsilcileri’ kesinlikli iş yapmazlar, verilen görevleri ‘tehditvari!’ sözlerle kabul etmezler.
İş kanununun, işlerine gelen maddelerini, papağan gibi tekrarlarlar.
Ve kendilerine yakınları da çalıştırmadıkları gibi serbest dolaşmalarına göz yumup yardımcı olurlar.
Bunlara yazıklar olsun, bir değil bin kere!
Bu zihniyette olanlara da…
TEMBELLİK DE BİR NUMARA
‘Çalışarak’ örnek olacaklarına, ‘tembellik’te bir numaralar…
Sendikali iş yerlerinde çalışan yakınlarınıza sorun bakalım, ne anlatacaklar?
Aksini söyleyen bir kişi çıkacağını sanmıyorum…
Bu ‘kangren’ dalını, mutlaka ve mutlaka kesip atmalıyız.
Doğru, dürüst sendikalara ve sendikacılara destek olmalıyız, bu ‘işyeri barışı’ için birinci yoldur…
Üretim bunlar sayesinde artar, ‘Yatıp, uyuyan’ ve de ‘Çiğli’de’ olduğu gibi değil…
Adam, ‘Talimat vermek’ istiyor, ‘kendi adamlarına’ arka çıkarak, belki de ‘menfaat’ sağlayarak, sendika krallığını pekiştirmeye çalışıyor…
Yuh olsun!
KURTARICI BİZ OLUYORUZ
ABD son bir hafta içinde 1000'den fazla vatandaşını havayoluyla Lübnan'dan Türkiye'ye getirdi.
ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Julie Eadeh yaptığı açıklamada, son bir hafta içinde 1000'den fazla Amerikalı ve beraberlerindeki aile fertlerinin savaşın vurduğu Lübnan'dan ABD'nin kiraladığı uçaklarla ayrılarak geçici bir süre kalmak üzere Türkiye'ye geldiklerini söyledi,
Amerikalıların kurtarıcıları hep biz oluyoruz.
Neden başka ülkeleri seçmiyor, ya da seçemiyorlar?
ÖNEM VERDİKLERİMİZDEN
2024 Nobel Edebiyat Ödülü Güney Koreli deneysel roman yazarı Han Kang'a verildi
2024 Nobel Edebiyat Ödülü'nün sahibi Güney Koreli deneysel roman yazarı Han Kang oldu.
1970 doğumlu Han Kang, İngilizce'ye çevrilen ilk romanı olan ve uluslararası alanda büyük bir çıkış yaptığı kabul edilen ‘Vejetaryen’ ile 2016 yılında Man Booker Uluslararası Kurgu Ödülü'nü kazanmıştı.