Bugun...


Celal DEMİR

facebook-paylas
Nevruz… 22,03,2023
Tarih: 22-03-2023 09:19:00 Güncelleme: 22-03-2023 09:19:00


Yeni Gün’ü ve başka bir deyişle bir Bahar Bayramını daha kutluyoruz bugün.  Çünkü kış bitiyor ve bahar geliyor.

İstanbul, yine bir bahar gününü andırıyor bugün…

Hatırlıyorum, geçen yıl da bu kent böyle idi, daha önceki sene de ve daha önceki sene de…

Tabiat ana, o muhteşem ve mükemmel tekdüzeliğini, her bahar başlangıcında, aynı erişilmez güzelliğini bu şirin İstanbul’a serpiyor.

Öyle bir şehir ki İstanbul; En büyük felaketlerin ortasında bile beklenmedik aşklara düşüp gülüveren bir kent edasında…

Çünkü kış bitiyor ve bahar geliyor.

Çünkü tatlı bir doğuş, yeniden her şey bağırıyor kendi dilinde                         “Bahar geldi” diye.

Kuşlar her köşede cıvıl cıvıl, sanki ötmeyi yeni öğrenmiş gibi…

Ağaçlar bile elbiselerini yenilemenin sevincinde…

Yasemin ve lalelerin; ‘Bende geliyorum bende geliyorum’ diyen seslerini duyar gibiyim…                                                  

Toprak ana kucağını açmış ‘Hoş geldin bahar, hoş geldin’ diye sesleniyor.

Evet; Türkiye, baharın, halkımızla vücut bulduğu bir Nevruz’u, bir Yeni Gün’ü ve başka bir deyişle bir Bahar Bayramını daha kutluyor bugün.                                         ‘Doğa’nın her baharda ‘Canlanışı’nı her insan kendi kültürüne uygun bir biçimde kutlar. İnsanlar, kışın getirdiği karamsarlıktan kurtuldukları için sevinirken, her bahar yeniden canlanan doğaya umut bağlar, düşlerinin ve dileklerinin gerçekleşmesi için bir bekleyiş içine girerler.

Tabiat ile iç içe, kucak kucağa yaşayan, toprağı "ANA" olarak vasıflandıran Türk'ün düşünce sisteminde "baharın gelişi" elbette önemli bir yere sahip olacaktı.

Yüzyıllardan beri kutlanan Nevruz kutlamaları Cumhuriyetin ilk yıllarında da resmî olarak devam etmiştir. Bilindiği gibi Atatürk 22 Mart 1922 tarihinde Ankara'nın Keçiören semtinde Nevruz şenlikleri düzenletmiş ve kendisi de bu şenliklerde hazır bulunmuştur.

Geri planlarda bırakılmış ve unutulmaya yüz tutmuş olan Türk insanına kendi kültür kimliğini, kişiliğini, benliğini, hüviyetini kazandırmak hareketi Atatürk'ün başlattığı bir hareketti.

Bu ne ile mümkün olurdu?

İşte bu, öze dönmekle, kendi kültürel değerlerimize, örfümüze, âdetimize, geleneğimize dönmekle mümkün olurdu.

Bu yüzden de Ulu Önderimiz Atatürk ne de güzel demişti:

"Kendi benliğine sahip olamayan milletler başka milletlerin şikârıdır… Gençlerimize, çocuklarımıza görecekleri eğitimin hududu ne olursa olsun her şeyden önce kendi geleneklerine, millî ananelerine ve Türkiye'nin bağımsızlığına düşman olan unsurlarla mücadele etmek lüzumu öğretilmelidir."

 



Bu yazı 727 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI