Bugun...


Nevzat LALELİ

facebook-paylas
KAPİTALİZMİN SIRITMASI 1 26-04-2022
Tarih: 26-04-2022 11:25:00 Güncelleme: 26-04-2022 11:25:00


Demokrasinin değişik tanımları var. Her kes neyi dayatmak istiyorsa o tanımı ele alıyor ve demokrasiyi tanımlıyor. Bir de ömür boyu malı, ırzı, canı, aklı ve nesli güçlüler tarafından sömürülenler var. Onlar açısından da demokrasinin bir tanımı olması tabiidir.

Ülke içinde siyaseten, madden, medya gücü olarak güçlü olanlar; “Biz halkı hep sömürüyoruz. Bazı aklı erenlerin bu sömürüden haberleri var ve bunlar etraflarında ki safları da uyandırıyorlar. Öyle bir şey bulalım ki hem halkı sömürmeye devam edelim hem de halk sömürüldüğünün farkına varmasın” demişler ve siyaset literatürünü araştırmışlar. Eski Yunan’ın icat edip kullandığı ama bir türlü huzur ve mutluluğu yakalayamadığı “Demokrasi” adında ki bir siyaset uygulamasını uygun görmüşlerdir. Ahlaksız soygun düzenlerinin üzerine “bir elma şekeri” gibi demokrasiyi bulamışlar ve halka, “yala bakalım. Bak göreceksin ki bu çok tatlı bir şey” diyerek, halkın canını yakan soygun düzenlerini gizlemeye çalışmışlar.

“Halkın kendisini idare tarzı olarak tanımlanan demokrasi, aslında halkın medya gücü, para gücü, tanıtım ve reklam gücü gibi birçok faktörün bir araya gelerek halkın, bir takım kişileri seçmeye yönlendirilmesi olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bir gurubun elinde 40 tane gazete olacak, diğerinin elinde bir gazete… Güç sahiplerinin elinde 40 tane TV olacak ama hakkı haykıranların elinde bir TV olacak… Senin her konuşmanın allayıp ballayıp verecekler ama diğerinden bir kelime ile bile bahsetmeyecekler… Güçlü olanlar, devlet yardımları alacaklar ama sen bir kuruş almayacaksın… Fırsat ve imkân eşitliği olmadan yapılan seçimlerde elbette ki güçlülerin lehine sonuçlanacaktır. Bu dengesiz yapı demokrasi olabilir mi?

 

DEMOKRASİ VE DEMOKTATUR

Demokrasi, Adil düzenin bir şubesi değil, Kapitalizmin bir uygulamasıdır. Çünkü Adil düzenin her kuralı zaten insan hakları ve fikir hürriyetini serbestçe bahşeden bir yapıya sahiptir.

Demokrasi, demokrasi dendiği halde uygulamanın demokrasi olmadığı fark eden ilim ve siyaset adamı Prof. Dr. Necmettin Erbakan bu konuda bakın neler söylüyor.

“Milletimizin bunları çok iyi tanıması ve güdümlü demokrasiyi anlamasında büyük faydalar vardır. Bu tabir, Latince bir tabirdir (kavramdır). “Diktatör” demek, “baskı yapan adam” demektir. Diktatörle idare edilen bir rejimin adı Latincede “diktatür” olmaktadır. Gramer yapısı itibarıyla diktatür demek; diktatörlükle idare edilen rejimin adı demektir.

Demokrasi, halkın kendini, hür iradesi ile idare etmesi manasındadır. “Demokratur” demek ise halkın yönetime alet ve aracı yapılması, yani halkın narkozlanmasıdır. Halk, başımdakileri  “Ben seçtim” zanneder, hâlbuki başkaları tarafından dikte edilenler, iktidara taşımıştır, yani halk tamamen narkozlanmıştır ve halk başkasının istediğini seçtiği halde, ben seçtim zannına kapılmaktadır. Seçilenler ise, “biz kendi marifetimiz sayesinde seçildik” sanmaktadırlar. İşte bunun adı “Demokratur” dır, Demokrasi sadece kılıftır.

 

 



Bu yazı 3983 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI