Bugun...


Volkan YÜKSEL

facebook-paylas
Beylerin Köyü; Beykoz 14-7-2018
Tarih: 14-07-2018 10:01:00 Güncelleme: 14-07-2018 10:01:00


Coğrafya kitabına göre Beykoz şöyle tanımlanmaktadır; “İstanbul'un bir ilçesidir. Çatalca-Kocaeli bölümünün Kocaeli Yarımadası batısında yer almakta olup; batıdan İstanbul Boğazı, doğudan Şile ilçesi, kuzeyden Karadeniz ve güneyden de Çekmeköy, Üsküdar ve Ümraniye ilçeleri ile çevrelenmiştir.” Ancak günlük hayatta kimse Beykoz’u bu şekilde tanımlamaz. “Beykoz” dendi mi ilk akla gelen tanım “Boğaz’ın İncisi” olur.

 

Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren yapılan sanayi ağırlıklı çalışmaların etkisiyle fabrikaların çoğalması sonucu genelde işçi kesimin tercih ettiği yerleşim yeri olan Beykoz, son yıllarda üst gelir seviyesi kesimden de talep görmektedir. Beykoz’un ünlü fabrikaları eski Kundura Fabrikası, Rakı Fabrikası ve Paşabahçe Cam Fabrikası’ydı. Şimdi ise tüm bu fabrikalar ya dizi çekimleri için stüdyo haline getirildi, ya da kapatıldı.  Az önce dedik ya "Boğaz’ın İncisi" olarak tanımlanmaktadır. Gerek İstanbul Boğazı, gerekse orman manzarası Beykoz’a ayrı bir hava katmaktadır.

 

Tarihsel Süreci

 

Beykoz’un tarihi 2700 yıl öncesine götürenler var. İlk olarak kimlerin yerleştiği kesin olarak bilinmiyor. Ancak, Roma döneminde Anadolu Kavağı'nda bir adak yerinin olduğu biliniyor. O dönemde Karadeniz’e çıkmak isteyenlerin elverişli bir rüzgarla seyahat edebilmek için Zeus ve Poseidon adına kurbanlar kestikleri de biliniyor. Yaklaşık 700 yıl önce bu yörenin Türklerin eline geçmesinden sonra Beykoz, onlar için de bir ihtişamı ile göz kamaştıran bir mekân olup çıktı. Osmanlı Padişahları ve Vezirleri için yaptırılan av köşklerinin çoğunluğuna bakıldığında, buranın tarih boyunca bir av ve eğlence merkezi olduğu anlaşılıyor.

 

Bey-Koz adı nereden geliyor?

 

Beykoz’un tarihi gelişimi MÖ 700’lü yıllara dayandırılıyor. Bu tarihte bölgeye deniz yolu ile gelen Traklar’ın Bebrik adı ile kurdukları devletin bulunduğu köyün kısa zamanda gelişmesi ile Kral Amikos bu köye kendi adını veriyor. Traklar’dan sonra Amikos pek çok kültüre ev sahipliği yapıyordu ve arkasından Persler, Abbasiler geliyor. Beykoz İstanbul’un fethinden çok önce 1402 yıllarında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılıyor. Bundan sonra Amikos olan adı Beykoz’a dönüştürülüyor. Kocaeli Beyleri’nin ikametgahına ayrılan Beykoz; “bey” hecesini bu yöneticilerden, “koz” hecesini de Farsça’da köy anlamına gelen “Koz” kelimesinden almıştır. Beylerin köyü... Beykoz...

 

Zengin ormanlık alanları ile o dönemde padişahlar tarafından av sahası olarak kullanılmaktaydı. Fatih Sultan Mehmet avlanırken Beykoz’da Tokat Kalesi’nin fethi müjdesini aldığı söylenir. Bu müjdeyi aldığı yerde bu zaferin anısına Tokat Kalesi’ne benzer bir av köşkü yapılır ve buraya “Tokat bahçesi” adını verir. Günümüzde bu köşkün bulunduğu yer “Tokatköy Mahallesi” olarak adlandırılmaktadır. Beykoz’un günümüze gelen birçok Tarihi eseri mevcuttur.

 

  • Kaymakdonduran Çeşmesi (Kanije Beylerbeyi Ahmet Paşa tarafından yaptırılmıştır.)

  • İshak Ağa Çeşmesi (On çeşmeler) (Mimar Sinan tarafından yaptırılmıştır)

  • Hıdiv Kasrı (Mısır Hıdivi Abbas Hilmi Paşa yaptırmıştır)

  • İskender Paşa Camii (Mimar Sinan tarafından yapılmıştır.)

  • Anadolu Hisarı (Yıldırım Bayezid yaptırmıştır)

  • Küçüksu Kasrı (Sultan I. Mahmut’a hediye olarak yaptırılmıştır)

  • Anadolu Feneri

 

Beykoz Çayırı'ndaki askeri kışlanın ve (halk tarafından Saray Hastanesi) olarak bilinen Beykoz Kasrı'nın yakın tarihte turizme açılacak olması, özelleştirilmiş olan Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası'nın yerine çok kısa sürede 5 yıldızlı bir otelin yapılacak olması ve Riva Köyü'ne yeni yapılacak olan Türkiye'nin ilk ve tek en büyük sinema platformu ilçenin sosyal yönünü daha çok genişletileceği düşünülmektedir.  

 

Beykoz’da var olan tarihi yapılar;

 

  1. Beykoz Kasrı 1845-1854 Abdülmecid Han

  2. Küçüksu Kasrı 1752 I. Mahmut

  3. Çubuklu Hıdîv Kasrı 1906 II. Abdülhamid Han

  4. Anadoluhisarı Kalesi 1396 Yıldırım Bayezit (Güzelcehisar Kalesi)

  5. Mihrişâh Sultan Çeşmesi 1806 III. Selim

  6. Anadolu Kavağı Kalesi 1630 IV. Murat

  7. Midillili Ali Reis Camii 1593 Midillili Ali Reis tarafından yaptırılmıştır.

  8. On Çeşmeler (İshâk Ağa Çeşmesi) 1550-1747 I. Mahmud

  9. İskender Paşa Camii ve Türbesi 1560 I. Süleyman ( Kanuni) ve II. Selim dönemlerinin devletin ileri gelenlerinden, “Magosa Fatihi” olarak tanınan Gazi İskender Paşa (ö. 1570) tarafından yaptırılmıştır.

  10. Karakulak Çeşmesi 1836 II. Mahmut

  11. Paşa Çeşmesi 1870 Abdülaziz Han

  12. Anadolu Feneri ve Camii 1567 (I. Mahmud döneminde yaptırılmıştır)

 

Beykoz merkezindeki Abraham Paşa Korusu çeşitli turistik tesislerle yeniden düzenlenmiştir. Kanlıca’da bulunan Mihrabad Korusu Boğaz manzaralı görünümüyle en gözde mesire alanları arasında yer almaktadır.

Beykoz tarihi yalıları ile de ünlüdür. Anadolu Hisarı’ndan Beykoz Yalıköy’e kadar birçok özel mülk konumunda olan tarihi yalılar, Boğaz görünümüne güzellik katmaktadır. Bu yalıların en önemlisi Anadolu Hisarı’ndaki Hekim Paşa Yalısı’dır.  Beykoz, İstanbul halkının hafta sonu dinlenme ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılamaktadır. Anadolu Kavağı, Anadolu Feneri, Poyraz Köy, Riva (Çayağazı), Cumhuriyet Köyü, Ali Bahadır, Değirmen Dere, Bozhane, Göllü Köyü,Akbaba, Polonezköy en çok ilgi çeken mesire alanlarıdır.  

 

Boğaz eskiden beri balıkçılığı ile meşhur olmasına rağmen Beykoz bu açıdan da istenilen ölçüde tanıtılamamıştır. Anadolu Kavağı’ndaki balık lokantaları deniz ve kara yoluyla gelen yerli ve yabancı turistlerin rağbet ettikleri yerlerdendir. Akbaba Köyü’nde bulunan Akbaba Sultan Türbesi ve Mescidi, Anadolu Kavağı Yuşâ Tepesi’ndeki Yuşâ Türbesi, Kanlıca’daki İskender Paşa Türbesi ve Camii, Dereseki Köyü’ndeki Kırklar Baba Türbesi, Orta Çeşme’deki Uzun Evliya Türbesi çok sayıda ziyaretçi çeken yerledir. İlçe sınırları içinde bulunan ve Türkiye’de Kültür ve Tabiatı Koruma Vakfı’nın belirlediği anıtsal ve korunmaya değer ağaçlar vardır ki bunlardan bazıları; Kaymak Donduran da 200 yaşındaki Kestane Ağacı, Beykoz Çayırı’ndaki 200 yaşındaki Çınar Ağaçları örnek verilebilir.

 

 


Bu yazı 4621 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI