Elbette benim de bir siyasi görüşüm var. Ama bu illa yakınlık duymadığım ve hiç oy vermediğim bir siyasi partiye haksız bir şekilde sürekli tenkitler yapmama gerekçe olamaz.

Esasen bu medeni bir davranış da olmaz.

Bu sütunda yıllardır yazılarımda ölçülü davranmaya, övgü ve yergilerimi kendime göre ölçülü biçimde yapmaya çalıştığımı düşünüyorum. Okuyucularım nasıl yorumlarsa yorumlasın, saygıyla karşılarım.

Son günlerin önemli bir tartışma konusu  haline gelen " FETÖ'nün siyasi ayağı " meselesini ele alırken de yazdıklarımın  sadece kendi görüşüm olarak kabul edilmesini arzu ediyorum.

Sonuçta bir sorum da olacak. O soru "" Acaba haksız mıyım? " sorusudur.

Bu gün Türkiye'nin en önemli meselesi neredeyse büyük bir savaşın eşiğinde bulunmamız değil mi?

Suriye'deki olumsuz tırmanışın nereye varacağını bütün Milletimiz gibi elbette ben de sizler de merak ediyorsunuz. Bunu çok iyi biliyorum.

Bu meselede Türk Milleti  tam bir birlik ve beraberlik içinde Hükümetimizin, Devletimizin yanında yer alması gerekmez mi?

Hepimizin söz birliği, gönül birliği içinde dayanışma halinde olmamız gerekmiyor mu?

Ne var ki, öteden beri hem Türkiye'nin değil, Suriye'nin eli kanlı Diktatörüne destek anlamında siyasi söylemlere şahit oluyoruz.

Bunu yapan ise ülkemizin Ana Muhalefet Partisi ve O'nun Sayın Genel Başkanı ile Parti Yetkilileri olmuştur.

Bilhassa son gelişmeler konusunda Devletimizin çıkarlarına uygun açıklamalar yapması beklenen Ana Muhalefet Partisi, o meseleyi adeta görmezlikten geliyor. Mehmetçiğimize moral olsun diye bir açıklama yapmayı hiç akıllarından bile geçirmiyorlar. Böyle şey olur mu? Bunları düşünmekte haksız mıyım?

Böyle bir moral açıklaması bile yapmayanların son günlerde gündeme sürdükleri konu neydi peki?

FETÖ'nün Siyasi Ayağı...

Mehmetçik Suriye'de vurulup Şehit olurken, bu ülkenin eski Genel Kurmay Başkanı 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen, bir sabah kalkıp bu meselede anlaşılması zor bir tartışmaya girişiyor.

O Eski Genel Kurmay Başkanı ortalığı karıştıran bu açıklaması sebebiyle hangi siyasi ya da hukuki bir sonuç bekliyor bilinmez ama, O'nun bu açıklamaları yapmasından günlerce önce CHP Genel Başkanı " FETÖ'nün Siyasi ayağını açıklayacağım " diye kamuoyunda bir beklenti meydana gelmesine yol açıyor.

Eski Genel Kurmay Başkanı'nın yaptığı açıklamalarla yan yana konulduğunda CHP Genel Başkanı'nın açıklamaları bir şekilde " Anlaşmış hissi  ve kanaati " veren bir sonuç da doğurmuş oldu. İster istemez böyle oldu.

Her iki açıklama ve iddialar, FETÖ ile mücadelesi tartışılamaz olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan açıklamalar idi.

Bu iki önemli Şahsiyetin  meseleyi böylesine gündeme getirmesinde özellikli bir kasıt ve siyasal kin duygusu bulunduğuna inananlardanım.

Suriye'deki durum gibi çok önemli bir Milli meselemizde, Eski Genel Kurmay Başkanı'ndan beklenen bu konuda açıklamalar yapması değil miydi?

Acaba böyle düşünmekte haksız mıyım?

Ana Muhalefet Lideri'nin de düşmanlarımıza " Türkiye kendi içinde siyasi birliğini kaybetmiş bir ülke " dedirtecek açıklamalar yapmasının sırası mıydı? 

Sensin FETÖ'nün Siyasi ayağı diyerek Cumhurbaşkanı'na saldırılacak zaman bu zaman mıdır?

Cumhurbaşkanı'nın gece gündüz her gün PUTİN'le ayrı,TRUMP ve Adamlarıyla ayrı, diğer dünya Liderleriyle apayrı görüşmeler yaparak ülkemizin karşı karşıya bulunduğu sorunu halletme konusunda canhıraş bir gayret ve mesai içinde olduğunu görmüyorlar mı?

Mehmetçiğimiz hayatını ortaya koyarak Vatanımıza yönelen tehlikeyi bertaraf etmek için gittiği Suriye topraklarında Esat'ın askerleri tarafından Şehit edilirken bu FETÖ ithamlarıyla Devlet Yetkililerinin Askerlerimizin, dolayısiyle  halkımızın aklını ve yüzünü hiç olmayacak bir yöne çevirmeye çalışmak ne derece bir sorumluluk ya da sorumsuzluktur?

Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Başbuğ'un hedefi Sayın Cumhurbaşkanıdır. 

Anladık, bunu çok iyi biliyoruz. 

Ama bu hiç bir anlamı ve sonucu olmayan ithamların, saldırıların hiç bir işe yaramayacak  siyasi malzeme olduğunu sıradan vatandaş biliyor ve böyle düşünüyor da; acaba onlar neden  neden düşünemiyorlar?

Bu yorumu yapmak konusunda haksız mıyım? Allah aşkına siz söyleyin değerli Okuyucularım...