Dünya lideri Mustafa Kemal Atatürk, küçüklerin büyük bayramı 23 Nisan’da onlara şöyle seslendi; “Küçük Hanımlar, Küçük Beyler!  Sizler, hepiniz! Geleceğin gülü, yıldızı, mutluluk parıltısısınız. Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizlersiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunu düşünerek çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz.”

Bu sözlerin ardından tüm Cumhuriyet tarihimiz boyunca ulusun ve devlet politikasının en başta gelen konularından birisi çocuklarımız olmuştu. 23 Nisanlar bu önemi vurgulayan, çocuklara da hissettiren ve dünya çocukları ile Türk çocuklarını buluşturan evrensel bir sosyoloji görevini de hep başarıyla üstlenmişti.

Nerde yarım asır önce çocukluğumuzda ilkokulda, ortaokulda kutladığımız 23 Nisan Bayramları?

Hatırlayalım mı birlikte? Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışında Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk çocuklarına armağan edilen “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamak için aylar önceden başlardık hazırlıklara…
O günleri iple çekerdik.
Heyecanla beklerdik 23 Nisan törenlerini…

Bu güzel yıllarda bizler de çocuklarımızı 23 Nisan törenlerine götürdük…
Daha sonra çocuklarımızın gösteri ve törenlerine katıldık,kendi çocukluğumuzu çocuklarımızın bayramında tekrar tekrar yaşadık!

Ta ki …

Evet, ta ki dünyanın saydığı, asrın lideri dediği Atatürk’ün varlığına tahammül etmekte zorlanan, fırsat bulsalar tamamen izini bile ortadan kaldırmaya kararlı iktidarlar sayesinde 23 Nisanlar da yok edilmeye, geçiştirilen, gözden uzak kutlamalar haline çevrilen bir “şeye” döndürüldü ne yazık ki…

Şimdi bugünkü çocuklar onbinlerce insanın stadyumlarda ellerinde bayrağımız, flamalarla, andımızı. İstiklâl Marşımızı, Gençlik Marşı’nı okuyarak kutlayamıyorlar. Şimdi bu coşku, bu mutluluktan mahrum ediliyorlar.

Ya okul bahçelerinde saatlik bir etkinlik gibi kısacık bir anma ile konuşmalar yapılıp geçiştiriliyor ya da Valilik ya da belediyelerin önlerinde, mahalle parklarında göstermelik olarak 23 Nisan’ı kutluyorlar.

Bugün geldiğimiz yer ne acı değil mi?

Yetişen genç nesiller, torunlarımız bu sevinç ve mutluluğu yaşayamıyorlar ne yazık ki…Çünkü ulu önderimizin, cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün imzası var altında! Her güzel şeyde olduğu gibi, ülkemizdeki her çağdaş gelişmede olduğu gibi… Bu da bazılarının içine sinmiyor bir türlü, kabullenemiyorlar.

Amakiminumurunda!!!

Bir kez daha gördükki, her türlü engelleme ve kötüleme çabalarına rağmen, Atatürk ve laik ve demokratik çağdaş Cumhuriyet sevgisi bütün illerimizde sokaklara taştı, Anıtkabir geçmişte görülmedik ölçüde çocuklarımız, gençlerimiz ve ailelerinden oluşan büyük kalabalıklarla dolup boşaldı.

“Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerimi inkar edenler ve beni yerenler çıkabilir. Hatta bunlar benim yakın bildiğim ve inandıklarım arasından bile olabilir. Fakat ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetlidirler ki bu fikirler, Hint’ten Mısır’dan döner dolaşır gene gelir, verimli neticeleri kalpleri doldurur.” diyerek yeni nesilleri uyaran Atamızın haklı çıktığını hep birlikte yaşayarak gördük, görüyoruz.

Laik ve çağdaş Atatürk Cumhuriyetinden yana olan milyonlar bu 23 Nisan’da da çocuğuyla, genciyle kadını ve erkeğiyle ülkeye sahip çıktılar.

Onur duyduk, bahar sevinciyle coşkuyla kutladık…

Atatürk’ümüzü ve bilimden ve akıldan yana Atatürkçü düşünceyi unutturmaya ve çağdaş cumhuriyetimizi yıkmaya hiçbir güç muvaffak olamayacaktır.

Yaşasın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız.